Günümüzde; başta sigara olmak üzere tütün ve tütün mamullerinin kullanımı, bağımlılığa neden olmasından dolayı bir hastalık olarak kabul edilmekte ve ruhsal hastalıklarla ilişkili olduğu bilinmektedir. Şizofren, depresyon ve anksiyete bozukluğu gibi psikiyatrik problemlere sahip bireylerde, sigara ( tütün) bağımlılığının daha fazla oranda bulunduğu yapılan çalışmalarla vurgulanmaktadır. Mental hastalığı olan bireylerde genel toplum ortalamalarına göre daha fazla oranda sigara kullanımı bulunmaktadır. Özellikle psikiyatrik hastalığı olan bireylerde sigara kullanma sıklığı batı ülkelerinde genel popülasyonun 2-3 katıdır. Avrupa ve ABD’de ayaktan ya da yatarak tedavi edilmekte olan psikiyatrik hastalarda sigara içme oranları R-59 arasında bildirilmektedir. Yatarak tedavi edilmekte olan genel psikiyatrik hastalarda se p-88 sigara kullanımı tespit edilirken, buna benzer bir oran (u-85) yatarak tedavi edilen şizofren hastalarında da elde edilmektedir. Genel olarak şizofren hastalığı olan kişilerde se; P - ? arasında sigara içme oranları görülür. Şizofren alt tiplerine göre sigara kullanımı sıklığında bir farklılık olup olmadığı net olmamakla beraber, bazı çalışmalarda paranoid alt tipinde sigara kullanımının diğer tiplere göre daha sık olduğu (v-77) olarak belirlenmiştir. Sigara içen şizofren hastalarında, antipskotik ilaç dozu artırıldıkça uyarıcı etkisinden dolayı sigara içme isteğinde arttığı gösterilmiştir. Sigara içimi ve şizofren hastalarındaki bilişsel yoksunluğun (kognitif defisit) iyileşmesi açısından bakılacak olursa; nikotin şizofren hastalarındaki anksiyete, apati ve zayıf konsantrasyon gibi belirtiler azaltıcı etkileri vardır. Bununla brikte sigara içimi; çoğu antpsikotiğin metabolizmasının hızlanmasına neden olarak antpsikotik ilaç etkenliği azaltmaktadır. Sigara içme, ciddi sağlık sorunlarının yanında şizofrenin kötü gidişi ile de ilişkilidir. Sigara içen şizofren hastalarında psikiyatrik nedenlerle hastane yatışlarının sigara içmeyenlerden daha sık olduğu bilinmektedir. Sigara içme, şizofren hastalarının bilişsel kusurlarını tamir etmek ve anitpsikotik ilaçların yan etkilerini azaltmak için bir kendi kendine tedavi çabası olarak görülebilir. Bu hastaların (düşünülenin aksine) sigarayı bırakma motivasyonları vardır ve bu hasta grubunda yararlı bulunan farmakolojik ve psikolojik yöntemler bulunmaktadır. Sigara bırakma tedavilerin standart psikiyatrik tedavinin içine entegre edilmesinde yarar vardır. Sigara dünyada yılda 3-5 milyon insanın ölümünden sorumludur ve bu sayının 2020-2030 yılları arasında 10 kat artması beklenmektedir. Ciddi psikiyatrik bozukluğu olan kişilerde sigara içmeyle doğrudan ilişkili olan kanser, kardiyovasküler hastalıklar ve solunum yolu hastalıklarına çok daha sık rastlanmaktadır. Bu nedenle ciddi psikiyatrik bozukluğu olan kişilerin genel toplum ortalamasına göre 20-30 yıl daha erken öldüğü tespit edilmiştir. Ciddi psikiyatrik bozukluğu olan kişilerde sigara kullanımı yaygın olduğunu biliyoruz. Pskiyatristlerin hastalarını sigarayı bırakmaları için motive etmeleri ve bu konuda çalışan hekimlerle, psikologlarla işbirliği yapması önemlidir.
Nedim Yüksel ÇAKIR
Köşe Yazarları


















Yorum Yazın