Yaşam çok ilginçtir. İnsanoğlu gariptir. Neyi ne zaman yapacağını anlayamazsınız. 2020 yılı gelişi ile hayat pozitiften negatife geçti diye düşünebilirsiniz. Ama öyle değil. Aslında dünya ya değişik bir pozitiflik kazandırdı.
Temizlik, hijyen, korunma, kafa tokuşturmama ve öpüşmeme.
Covid-19 bu pandami çok kötü gibi görünse de insanlara yol ve yön gösterdi. Tabii bize bazı şeyleri de hatırlattı.
Narayama Türküsü
19. yüzyılın sonlarında, Narayama Dağı'nın eteğindeki ıssız, küçük bir köyde, aşırı yoksullukla başa çıkabilmek için acımasız bir uygulama benimsenmiştir. Fazla çocuklar baştan atılır, yetmişine gelen ihtiyarlar ise ölmeleri için dağın doruğuna taşınır. Daha doğrusu bu töre kıtlık yüzünden uygulanmıştır.
Bunu yaşadığımız yüzyıla getirdiğimizde çok ilginç benzetmeler dünya ya yansımış ve bunun örneklerini görmeye başladık.
Dünya bir pandami ile karşı karşıya birçok ülke yaptığı uygulama ile güya pandamiyi önlemek sürü uygulaması gibi kasıtlı özellikle yaşlıların ölmelerine sebebiyet verdi.
Nasıl yaptıklarına hepimiz şahit olduk.
Bize gelince Türk insanının korumacılık ve merhamet yapısı ile 65+ yaş gurubunda ve 20 yaş altını sokağa çıkartmamakla koruduk.
Bu davranış biçimi başta doğru gibi gelse 3 ay bu yasaklar sonrasında bunun doğru olmadığı apaçık ortada.
? ölüm 65+ yaş gurubunda olduğu açıklandı. İyi güzelde bu insanlar 3 ay dışarı adım atmadan evde hapis hayatı ile yaşadılar. Ama yine de öldüler. Aslında 65+ yaş gurubunu bir 3 ay daha hapis etsek ölüm oranı kesin ? olur bir 3 ay sonra 65+ pek kimse kalmaz. Ortalık temizlenir.
Mantık bu mu? Kim bunu bu şekilde düşünüyorsa korkunç yanılıyor. Zira 65+ lar kronik hastalar hastaneye gidemedi ve kontrollerini de yaptıramadı evde hapisle çeşitli Nörolojik hastalıkları sonucunda vefat ettiler. ? eğer gerçekse ölüm sebepleri de bu olduğu bir gerçektir.
O yüzden siyasetçilerin ve sağlıkçıların bu konuyu bir an önce aktif ederek 65+ ların ölüm oranını bu insanları özgür bırakarak önüne geçsinler. Zaman kaybetmeden.
Yorum Yazın