Günlerden cumartesi.
Ay yüzlü bir kızla tanıştım.
Kapkara gözleri, koyu renk saçları vardı.
Ayak üstü iki kelam ettik.
Ha, unutmadan, uzaktan akrabaymışız bu güzellikle.
Biz yeni tanışabildik.
Bana bir kere daha kadın olmanın ne zor bir iş olduğunu hatırlattı.
İşi gereği ailesinden uzak, yalnız yaşayan
Gencecik, idealist, pırıl pırıl bakan bir kız çocuğu.
Belli, bu kısacık ömründe, kadın olarak yaşamanın
Zorluğunu anlamış, küçük küçük de olsa,
Hikayeler sığdırmış tarihine.
Yeni geldiği şehirdeki ürkekliği belli,
Fakat bir o kadar da kendinden emin.
O konuşurken dedim ki kendi kendime,
Çok erkeğim diye gezen mavi kimlikliden daha mavi bence.
Korkma kızım dedim, sen bildikten sonra kendini,
Gerisini duyma, görme, hissetme.
Ayrıldık.
Asfalt yolda gölgemi seyredip düşünürken,
Karşımdan gelen erkek çocuğun yürüyüşü dikkatimi çekti.
Efe efe, ben mavi kimlikliyim diye adım atıyor.
Güldüm içimden, ne yalan söyleyeyim, kızdım da.
Bu ayrıcalık, bebekken alınan mavi battaniye ile başlıyor.
Alınan mavi kimlikle devam ediyor.
Anne babanın tutumu ekleniyor üzerine.
Çocuk konuşmaya başlayınca,
“Hadi oğlum bir küfür et” ya da
“Amcaya pipini göster” le devam eden rezillikler.
Çocuk büyüyor, “aslan oğlumun sevgilisi var”
Ayrılıyor “üzülme oğlum, sana başka kız mı yok” deniliyor.
Teselliye bak. Sanki kızlar sırada senin sümüklü oğlunu bekliyor.
Bununla kalsa iyi ya!
Evlendikten sonra aldatıyor “erkek adam yapar” deniliyor..
Yahu. Vahiy indi de biz mi bilmiyoruz, erkek aldatırsa günah sayılmaz diye.
Nasıl bir egoyla büyütülüyorlarsa, bu onların ta çocukken yürüyüşlerini bile etkiliyor..
Tabi işin en acı kısmı, annenin de bunda payının olması.
Bazen bu konuda bana neden bu kadar kızgın olduğumu soruyorlar.
Dünyanın hepsini biz doğuruyoruz, ama renklerimiz bile ayırt ediliyor.
Kadınsın diye ayırt edilmekten artık nefret eder hale geldik.
Eşit olduğumuzun kabul edilmemesi,
Bunun sözde kalması beni kırıyor ve yoruyor.
Bu kafaların değişmesi gerek.
Ve değişimin önce kadınlardan başlanması şart.
Şunu da hassasiyetle dile getirmek isterim,
Yazdıklarım üzerine alınanlar için geçerli.
Kısacası; kanunlar önünde eşitiz,
Ama hep eksik eteğiz, saçımız uzun aklımız kısa.
Kimliğimiz pembe.
Yorum Yazın