Hollanda, Avrupa Birliği’ndeki en küçük ülkelerden birisidir. Büyüklük sıralamasında 135. sıradadır. Tarım arazilerinin büyüklüğü 23.000 kilometre kare olup, bu arazilerin %25’i deniz seviyesinin altında bulunmaktadır. Ülkenin geneli düz arazi olmakla birlikte, toprakların yarısından fazlası deniz seviyesinin altındadır. Başarılı su projeleri sayesinde topraklarının %20’sini su altında kalmaktan kurtarmıştır.
Türkiye, 783.562 kilometre karelik yüzölçümüyle dünyanın 38. en büyük ülkesidir. Türkiye yüzölçümü bakımından Hollanda’nın yaklaşık 20 katı büyüklüğündedir. Türkiye’nin ekilebilir tarım alanları da yüzölçümüyle doğru orantılı olarak, Hollanda’nın ekilebilir tarım alanlarından 20 kat daha fazladır.
Bir ülkenin siyasi bağımsızlığı kadar ekonomik bağımsızlığı da o ülkenin geleceği açısından büyük önem arz eder. Ekonomik bağımsızlığın temeli ihracat yapmaktan geçmektedir. Bir ülke ihraç ettiği malların değerinden daha fazla değerde mal ithal ediyorsa o ülkenin ödemeler dengesi dış ticaret açığı veriyor demektir. Bu açıdan değerlendirildiğinde Hollanda’nın 1980’den 2017’ye kadar ihracatı da ithalatı da aynı oranda 6 kat artmıştır. Türkiye’nin ihracatı aynı dönemlerde 9 kat arış gösterirken, ithalatı ise 47 kat gibi anormal bir büyüklükte artarak dış ticaret açığı vermiştir.
Tarım ürünleri ihracatı yapan ülkelerin 2012-2017 yılları arasındaki ihracat rakamlarına baktığımızda, ABD dünya sıralamasında birinci, nerdeyse 250 kat daha küçük olan Hollanda da ikincidir. Türkiye de Hollanda’nın 20 katı tarım arazisine sahip olmasına rağmen dünya sıralamasında 16. en fazla tarım ürünleri ihracatı yapan ülkedir. Hollanda Tarım alanları Türkiye’deki tarım alanlarının sadece yüzde 4’ü kadardır.
Hollanda, geçen yıl gerçekleştirdiği 116 milyar dolarlık tarımsal ürün ihracatıyla ikinci sırada gelirken, Türkiye 19.4 milyar dolarla 23’üncü sırada yer aldı. Dışa bağımlılığımız hızla artarken, tarım ihracatından aldığımız pay yüzde 1’e düştü.
Gelişmekte olan ülkelerde tarımsal gelişme, ekonominin en önemli konularından birisidir. Hollanda gibi tarımsal gelişmede başarılı olmuş bir ülkenin deneyimlerini örnek almak, Türkiye gibi gelişmekte olan bir ülke için mutlaka gereklidir. Bu konudaki önerilerim aşağıda sıralanmıştır.
- Hollanda’nın tarım eğitimi yapısı diğer ülkelerinkinden oldukça farklıdır. Tarım eğitimi ortaokul, lise, yüksekokul ve üniversite eğitimleri olarak 4 aşamada gerçekleştirilmektedir. Bu okulların ziraat ile ilgili uygulamalı programları bulunmaktadır. Özellikle tarım ortaokulları ve liseleri çiftçilerin uzmanlaşmasında çok önemli bir görevi yerine getirmektedirler. Bizde de devlete ait büyük tarım arazilerinin ve işletmelerinin bulunduğu yerlerde tarım ortaokulları ve liseleri vardı. Bunların sayısı 67 civarında iken sayıları1982 yılında 27 ye kadar düşürüldü. Bu okullarda dersler yarı yarıya teorik ve uygulamalı yapılırdı. Daha sonra sayıları 12 ‘ye düşürüldü ve her ne hikmetse 2004 yılında Milli Eğitim Bakanlığına devredildi. Bu okulların azaltılması ve Milli Eğitim Bakanlığına devredilmesi ülkemiz tarımı için çok büyük kayıp olmuştur.
- Hollanda da tarım bütçesi 7 yıllık olarak yapılıyor. Çiftçiler 7 yıl boyunca ne ekerse ne kadar destek alacağını biliyor buna göre planlama yapabiliyor. Bizde ise çiftçi ektiği ürüne hasat ettiği zaman bile ne kadar destek alacağını bilmiyor ve destekler genelde bir sene sonra ödeniyor.
- Hollanda’nın ekonomik başarısının nedenlerini araştıran İngilizler’in 1728’de yayınlanan Daniel Defoe A Plan of the English Commerce adlı bir yazısında Hollandalılardan şöyle bahsetmektedir: “Hollandalılar dünyanın nakliyecileridir, ticarette de aracı rolü oynarlar; Avrupa’nın simsarları, komisyoncularıdır; yeniden satmak için satın alırlar, içeri alıp dışarı gönderirler; çok geniş ticaretlerinin en büyük bölümünü, yeniden tüm dünyaya vermek üzere, dünyanın her yerinden malzeme almaları oluşturur.” Hollanda’nın ekonomik başarısının nedenlerini araştıran İngilizler’in 1728’de yayınlanan Daniel Defoe A Plan of the English Commerce adlı bir yazısında Hollandalılardan şöyle bahsetmektedir: “Hollandalılar dünyanın nakliyecileridir, ticarette de aracı rolü oynarlar; Avrupa’nın simsarları, komisyoncularıdır; yeniden satmak için satın alırlar, içeri alıp dışarı gönderirler; çok geniş ticaretlerinin en büyük bölümünü, yeniden tüm dünyaya vermek üzere, dünyanın her yerinden malzeme almaları oluşturur.”
Hollandalıların “yeniden satmak için satın alma” yöntemini Türkiye, buğday unu üretimi için kullanmaktadır. Yani, yabancı ülkelerden buğday satın alıp, una işleyip yine ihtiyacı olan ülkelere satmaktadır. Bu yöntemi kullanarak un ihracatında Dünyada 1. Sıraya yükselmiş ve yaklaşık 1 milyar $ döviz girdisi elde edilmiştir. Diğer tarım ürünlerinde de aynı yöntem kullanılarak tarım ürünleri ihracatımız arttırılabilir. Un ihracatında Dünya birincisi olmamızda emeği geçen herkese teşekkür etmek isterim.
- Hollanda Dünyaca ünlü Wageningen Üniversitesine sahip. Times Higher Education World University Rankings 2020 sonuçlarına göre 59. sırada yer almasının yanında QS World University Rankings 2020'de konulara göre yapılan sıralamada tarım ve ormancılıkta 1’inci, çevre çalışmalarında 7’nci, geliştirme çalışmaları ve veterinerlik biliminde 15’inci, yaşam bilimleri ve tıpta 67’nci sırada yer alarak dünyanın önde gelen üniversitelerinden biri olduğunu göstermiştir. Bu üniversitede Ülke ihtiyaçları gözetilerek bilgi ve tecrübeye sahip lisans, yüksek lisans ve doktora seviyesinde öğrenciler yetiştirilmektedir. Aynı zamanda Tarımsal alanda ihtiyaç duyulan Araştırma ve Geliştirme çalışmaları da yürütülerek, Hollanda tarımına çok önemli katkılar yapmaktadır.
Türkiye’de 43 Üniversitede Ziraat Fakültesi var. Her yıl binlerce ziraat mühendisi mezun olmakta ama eğitim kalitesi çok düşüktür. Uygulamalı eğitim neredeyse hiç yapılamamaktadır. Yapılan araştırma ve geliştirme çalışmaları ülke gerçekleri ile örtüşmemekte üreticilere ulaşmamaktadır. Bu yüzdende tarımsal üretime katkıları yok denecek kadar az gerçekleşmektedir.
- Hollanda üretimin her aşamasında aklı, bilimi, tecrübeyi ve teknolojiyi en iyi kullanarak teknoloji üretmektedir. Mesela tonlarca ürün üretmek yerine altından daha pahalı hibrit tohumları üreterek daha fazla gelir elde etmektedir.
- Üreticiler ürettikleri ürün üzerinde gerekli teorik ve uygulamalı eğitim alarak uzmanlaşmakta ve hep uzmanlık alanı içine giren ürünleri üretmektedir. Bizde ise o yıl hangi ürün çok para kazandırdıysa herkes aynı ürünü yetiştirmektedir.
- Hollanda’nın tarımdaki başarısının altındaki en önemli temel taşlarından biriside Kooperatif yapılanmasıdır. Çiftçinin hangi ürünü yetiştireceğini maliyet analizi ve karlılık durumuna göre kooperatif teknik personeli ile çiftçi beraber karar vermektedir. Ekimi planlanan ürünler onaylandıktan sonra kooperatif teknik personeli ile üreticiler üretimin her aşamasında beraber karar vermektedirler. Ülkemizdeki tarımsal kooperatifler sayı bakımından yeterli olsa da, karar mekanizmalarına etkinlik ve üreticilere katkı bakımından son derece etkisiz durumdadırlar.
- Hollanda Tarım sektörünün finansal kredilerini %90’ını Rabobank Grup, geri kalan %10’unu diğer ticari bankalar üstlenmektedir. Rabobank 2 milyon ortağı olan finansal bir kooperatiftir. 100’den fazla yerel Rabobank mevcuttur. Yerel Rabobanklar’ın yönetimlerinin bağımsız olması sayesinde kendi yerel müşterilerine ve yerel birliklere özel servis sağlayabilmektedirler. Rabobank genel anlamda uluslararası ticarete ve kırsal kalkınmaya, özel anlamda da gıda ve tarıma odaklanmıştır. Ülkemizde çiftçiyi, tarımı ve hayvancılığı desteklemek için kurulmuş Ziraat Bankası var. Fakat Ziraat Bankası, amacından çıkarak Tarım Kredi Kooperatifleri ile birlikte çiftçi için ödeme gücünün üzerinde faizle destek veren kuruluşlar haline gelmiştir.
Hollanda tarımının bu başarısının sırrı, eğitim, özveri ve planlı bir tarım politikasıdır. Sonuç itibariyle bu başarıyı şans eseri elde etmemişler. İşin içinde teknoloji, kooperatifleşme, Araştırma ve Geliştirme ve pazarlama stratejileri var. Aynı zamanda uzun vadeli, sürdürülebilir tarım politikalarını uygulayabilecekleri ekonomik güç ve siyasi iradeye de sahipler.
Bizim ülkemizde bu başarıyı yakalayabilir mi? Ben bu konuda halen daha ümitlerimi canlı tutmaya devam ediyorum.
Yorum Yazın