SEZAİ KARAKOÇ
Allah rahmet eylesin
Mekanı Cennet olsun
Efendimize komşu olsun
Ailesinin yakınlarının ve
Milletimizin İslam aleminin
Başı sağolsun.
Benim Sezai Karakoç rahmetli ile
Yüzyüze hiç görüşme şansım olmadı.
Rahmetli Üstad N.Fazıl ile hem görüşmüş ve
Hemde birkaç defa konferansını dinlemiştim.
En sonuncusu da Ankara’da Arı stüdyosunda idi.
Sanırım ‘İmamı Gazali ve incelikler’ idi.
Sayııştay üyesi rahmetli Ahmed Arıca bir minibüs
dolusu genç getirmişti Kırıkkale’den.
Sezai Karakoç ‘dünya sürgününden’ kurtuldu.
Eserleri yaşayacak ümmet bilincinde elbette.
En çok ‘Çağ ve İlham’ adlı risalesini beğenmiştim.
Kırıkkale’ye Diriliş dergi/Gazetesi gelirdi alır okurduk
Tabiki o zamanki şartlarda zor anlardık kendisini.
Peygamber Efendimizin hayatı ile ilgili çalıştığım
‘Nurun Ezelden Sahibi’ isimli ve
henüz basılmamış eserimde
kendisinden de alıntılar yaptım çokça.
Özellikle ‘Hızırla Kırk saat’ adlı manzum eserinden.
Bir Profesör dostumuz ihtisas için ABD ye gittiğinde
Cuma’ya gitmiş orada. Hutbe okuyan Ömer Faruk Abdullah
İsimli bir imam. ‘Endülüse Ağıt’ı okumuş hutbede.
‘Ben daha evvel ‘Endülüse Ağıt’ı birkaç kere okumuştum.
Ancak bu hutbede okunduğu zaman
tam manasıyla özümledim’ derdi.
Sezai Karakoç’un şiirlerinin anlaşılması
ve halk tarafından benimsenmesi
Reis’in okumasıyla mümkün olmuştur.
Erbabı zaten biliyordu.
Hele ‘Ey/En Sevgili’yi okuması Reis’in.
Türkiyeye, dünyaya, İslam alemine tanıtmış oldu.
HELALLEŞMENİN SAHTESİ
“Boşnak atasözü(!)
‘Eğer tilki bir gün
Sizden helallik isterse:
Siz siz olun
Gözünüzü dört açın,
Kümesin kapısını
Sağlamlaştırın’”
Watsabta çok gezen bir ileti /Fabl)
“Kedi hacca gidecekmiş
Tüm farelere haber salmış
‘Size çok zulmettim
Şimdi tövbe ettim
Gelin helalleşelim’
Akıllı olanlar gitmeyelim,
Kedinin sicili bozuk
O dün ne yaptıysa
Aynısını yapar’ demişlerse de
Az akıllı olanlar
helalleşmeye gitmiş.
Kedi: ‘Çuvalın ağzı dururken
Dibini hanginiz deldi’ demiş saldırmış.
Cennet vatanın dibini delmeye çalışan
Ve onların şürekaları, şimdi sahte helalleşme
planı yapıyorlar.”
Bunun adına ökse derler.
Bunun adına tuzak derler.
‘Ne yapsalar boş
Ne etseler boş
Kaderin üzerinde
Bir kader vardır’
CHP ye güvenilmez
Sicilinden bir tek örnek:
Anayasa Mahkemesine
Gittiklerinin resmi altında
Şu cümleler yazılı:
‘Kemal Kılıçdaroğlu,
Başörtüsü yasağının
Tekrar gelmesi için
Anayasa mahkemesine
Başvururken gayet mutluydu.
Şimdi güya pişmanmış!
Helallik isteyecekmiş.
Güvenmemiz zor...”
Helalleşme konusunda Uğur Işılak:
“Bu millet ariftir bu millet sakin. Bağışlar affeder amma velakin. Bin yıllık maziye öfke nefret kin. Kusanlarla helalleşmez bu millet. Gönül olmamışsa mazluma vekil. Bğlanır basiret tutulur akıl. Bir örtüden sebep fakülte okul. Basanlarla helalleşmez bu millet. Şehitlertin katiliyle iş tutup. Aziz halkın kutsalını unutup. Canilere karşı dilini yutup. Susanlarla helalleşmez bu millet. Adalet öyle mi vay be ne garip. Kirli mahfillerle el ele verip. Suçsuz başbakanı ipe gönderip. Asanlarla helalleşmez bu millet. Sicil çok kabarık yok yok herşey var. Darbe idam zulüm biraz başa sar. Sonra da özgürlük diyerek duyar kasanlarla helalleşmez bu millet” diyor.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ
Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener:
‘İktidara geldiğimizde ilk işimiz
İstanbul sözleşmesini yeniden
İhtas edeceğiz’ diyorlar.
Nerede şimdi onlar;
İstanbul sözleşmesini bahane edip
Reisin sövmedik yerini
sırtında bırakanlar
Reis kaldırınca da üzülenler
Yalancı emzikleri memeleri
Ellerinden alınanlar
Sus pus olan sahteciler
Dilinizi mi yuttunuz
Lal mı oldunuz
Din bezirganları
Sadece Reis düşmanları.
BACINI...
Avam (halk):
Kendilerini havas (üstün sınıf) zannedenler
Kendilerinden olmayan çoğunluk
İçin bu terimi (avamı) kullanırlar.
Havas (üstün zümre):
Kendilerini halktan ayrı gören ve
Üstün sayan kimselerin
Oluşturduğu sınıf.
Bacı: Kızkardeş.
Bacı: Hizmetli, hizmetçi, temizlikçi kadın.
(Üstün zümrenin kullandığı tabir)
Türkkan’ın bacıya sövmesi anadolu da kızkardeşe sövme şeklinde anlaşılır.
Ama Türkkan’ı korumak isteyenler Hizmetli, hizmetçi, temizlikçi kadın.
(Üstün zümrenin kullandığı tabir) olan bacıyı anlamış gibiler sanki.
Bundan dolayı olsa ki tepki vermeye değer bulmadılar. En azından
Meral Hanım böyle anlamış ola ki koruması altına aldı galiba.
Meral hanım bir kadın olarak yani bacı olarak kendisini hangi kategoride
değerlendiriyor?. Halkın dediği bacı mı, üstün zümrenin bacısı mı?
Sorsak ‘halkın anladığı bacınızım der’. Tansu hanım da ‘bu bacınızı yalnız
Bırakmayın’ diye oy isterdi. Tabi ki Meral Hanım da Tansu Hanım gibi isteyecek.
Eğer havas, üstün sınıftan biri halkın bacısına söverse ‘Hizmetli, hizmetçi, temizlikçi
kadına.(Üstün zümrenin kullandığı tabir) sövmüş sayıyorlar ve tepkiyi bile değmez buluyorlar. Bu çizmeli sınıf her konuda olduğu gibi sövme konusunda da ayrıcalıklı olduklarına hükmediyorlar.
Bu halkın bacısına küfredilmesi konusuna tepki vermeyen liderlere ne dersiniz. Kılıçdaroğlu, Akşener, Karamollaoğlu, Davudoğlu, Babacan v.s. bunlar halkın bacısını kayırmadılar. Eğer bir tepki vermişlerse bana da Watsaptan atın gözümden kaçmış olabilir.
TEPKİSİZLİK
Temel bey otomatiğe bağlanmış gibi Kılıçdaroğlu ve Akşener’e bakıyor. Onlar bir konuda ne tepki veriyorsa aynısını kopyalıyor. Yanlış anlamamışsam Kılıçdaroğlu’nun helalleşmesine ‘Devrim niteliği taşıyor’ dedi. Akşener ‘Ömer’in yolunda’ afişleriyle dindar kesime hitap ediyor. Kılıçdaroğlu helalleşme adı altında aynı tabana mesaj veriyor. Ateist, solcu ve HDP tabanını garanti görüyorlar demektir bu. İmamoğlu’nu Fatih’e benzetiyor Akşener. Annesinin onun yüzünde ‘rabbiyesir’ gördüğü rüyasını halk ile paylaşıyor. Kahve içme konusunda sözünün arkasında olduğunu beyan ediyor. İstismar etmedikleri konu kalmıyor. Ömer’in yolu nasıl HDP li PKK lı olabilir. Onlarla açık/gizli ittifak yapabilir. Ben rabbiyesircilere bir de ‘Meymenetsiz’ tabirini irdelemelerini tavsiye ederim.
Bu liderler kesimi hayırla yadedilmeyecekler göreceksiniz. Bizim o tarafta bir söz vardır. Derler ki: ‘Harmanda ettiğin hatılda (musurda) önüne gelir’ diye. Herkes ettiğini çekecek. Bu şu demektir. Düven öküzü malamanın samanın içerisine edeceği zaman sürücü öküzün arkasına bir kap tutar. Bazende yetiştiremez samanın malamanın içine eder öküz. Ve şöyle der sürücü: ‘Olsun ettiğini kışın samanla beraber nasıl olsa sen yiyeceksin’
REİSE SÖZÜM
Şu anda muhalefet ekonomik konuları çokca işliyor. Bunu fırsat biliyorlar. Şayet ekonomi ile sizi yıpratırlarsa millet zarar görür. Ülke zarar görür. Devlet zarar görür. Bekamız tehlikeye girer maazallah. Onun için millete ne verebileceksen ver. Milli gelirden fakirin payını artır. Asgari ücreti olabildiğince artır. Emekliye ve düşük maaşlı emekliye verebildiğin kadar ver. Memura, işçiye ha keza verebildiğin kadar ver. Çiftçiye aynı şekilde verebildiğin kadar ver. Erbakan’ınki hala söylenir halkca. Nasıl olsa devletin parasının sahibi millettir. Öyleyse bu imkanları sonuna kadar kullanarak milletin, ülkenin, devletin ve ümmetin bekasını korumuş olursun. Selam ve dua ile…
H.Salih KURNAZ
0505 775 5504
Yorum Yazın