31 Mart Yerel seçimlerinde Belediye başkanlıkları açısından özellikle Büyükşehirlerde CHP’nin kazandığı kesindir. Ancak ilçeler bazında ve Belediye meclis üyeliklerinde ise hakimiyetin AK Parti’nin elinde olduğu da bir gerçektir.
AK Parti kanadından bilhassa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından bu durum özellikle üzerine basa basa anlatılıyor.
Erdoğan, Ankara'da 107 Büşükşehir Belediye Meclis Üyesine sahip olduklarını, muhalefetin ise 39 üyesinin bulunduğunu ifade ederek, şunları söylemişti.
"Fark Ankara’da daha da açılmış vaziyette. Şimdi bir defa bu gerçeği görmeden değerlendirme yapıyorlar. Sen çalışmanı yapacaksın. Bu çalışmanı yaparken bir defa birçok alınacak kararlar, menkul, gayrimenkul, bütçe vesaire bunların onayı nereden geçecek? Meclisten geçecek. Komisyonlar kurulacak şimdi. Bu komisyonlarda sen istediğin gibi 'Ben başkanım, ben komisyonları istediğim gibi kurabilirim.' diyebilir misin?”
Her şeyden önce bir belediye başkanının eğer kendi meclisinde sırtını dayayacağı bir çoğunluğu yoksa, komisyonları istediği gibi oluşturamayacağını, bütçeyi istediği gibi çıkartamayacağını ifade eden Erdoğan, "Orada onu sürekli olarak denetleyen ki bu da demokrasinin o denetleme mekanizmasıdır. Bu denetleme mekanizması sana bu noktada herhangi bir yanlışında, şunda, bunda yol vermez. Dürüst, doğru gidiyorsan, oradan aldığın onayla hareket ediyorsan orada da sana 'tamam, eyvallah' der. Çünkü onlar da bir yerde o şehrin geleceği için önemli adımlar atmak isterler. İstanbul için de Ankara için de bu böyle” demişti.
Cumhurbaşkanı seçilen belediye başkanlarının en ufak yanlışlarında AK Parti olarak enselerinde olduklarının mesajını açıkça gönderiyor. Bunda hiçbir sıkıntı yok.
Fakat, AK Parti içerisinden bazı işgüzarlar çıkarda Mansur Yavaş’ı etkisiz hale getirmek onun yapacağı doğru hizmetleri de engellemek için AK Parti grubunda muhalefet olsun diye muhalefet yapmaya kalkarlarsa zararı yine AK Parti görür.
Bugüne kadar Ankara Büyükşehir Belediyesine 25 yılını vermiş eski başkan Melih Gökçek’in en çok yakındığı konu muhalefet değil miydi?.
CHP’nin her şeye itiraz ettiğini, hatta yapılan hizmetleri mahkemelere taşıdığını ifade eden Melih Gökçek değil miydi?
Bizler de şahidiz, Gökçek’in Ankara için yapacağı gerçek ihtiyaç olan çalışmalarına çok çelmeler takılmak istendi. Gökçek’in 25 yıldır Ankara’da kazanmasının en büyük etkenlerinden birisi de işte yapılan gereksiz muhalefet olmuştur.
Eğer ki AK Partililer de Mansur Yavaş’a muhalefet olsun diye yaptığı her hizmeti engellemeye kalkar ve belediye hizmetlerini kilitlerse bunun acısını Mansur Yavaş değil, AK Parti çeker.
Bundan sonra önümüzde 4,5 yıl sonra yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler var. Belediye meclislerinde AK Parti gruplarının yapacağı hataların faturası 2023 hedeflerine gölge düşürür.
O yüzden akıllıca bir süreç yürütülmeli, Belediye Başkanına muhalefet yapacağız diye şehre gelecek hizmetler engellenmeden çalışmalar yürütülmelidir.
Şehri cezalandıranlar, şehirde yaşayanlar tarafından da cezalandırılır.
Kalın sağlıcakla…
Yorum Yazın