Kıymetli bir arkadaşım sabrımı tetikleyecek şekilde bir yazı atmıiştı watsaptan. Ona parkta dinlediğim bir vatandaşın söylediğini cevaben yazdım: ‘Benden ABD ye selam söyle. Yeter artık daha fazla parti kurdurtmasın halk hilelerinin farkına varmaya başladı oyunları bozulur sonra’ demişti. Sıradaki parti de kurulduktan sonra daha ne yapacaklar bakalım. Halktan kaçırarak bunları aynı deliğe …. Çalışacaklar zannımca. Hangi maksastla yapmışlarsa o gayelerine giden yolda görev taksimatı da yaparlar her halde. Olayları ve gelişimini hep beraber göreceğiz bakalım. Bundan geri bunların bir araya gelmesi için koşulları oluşturmak ve birlikteliklerini şirinleştirmek için kamu oyunu oluşturma kalacak. Göreceğiz. bekleyelim….. eskiler, kurulanlar ve yeni kurulacaklar küçük oylar alacaklarına göre iktidar olmaları mümkün görülmüyor. Öyleyse ne kalıyor geriye; CHP, İYİ ve HDP ile ittifak yapmak kalıyor.
ŞEHİR ÜNİVERSİTESİ
Bu konu çok açık; yanına yattı, çamura battı demeden açık seçik söyleyelim;
- Bir vakıf kurulmuş
- Devletin arsası kiralanmış
- Kira sözleşmesini mahkeme iptal etmiş
- Bu defa arsanın tapusunu almışlar
- Onu teminat gösterip üçyüz milyoncuk kredi alınmış
- Mahkeme tapuyu iptal etmiş
- Kredinin teminatı arsa ortadan kalkmış
- Banka kredinin ödenmesini veya yeni teminat istemiş verememişler
- Üniversiteyi garantör üniversite devralmış.
Konu böyle, ama Davudoğlu Reis’in ailesine sataşmaya başlamış ve mal varlıkları zevzekliğinde bulunmuş. Yeter ağzınıza gözünüze bulaştırmışsınız, sağa sola çamur atmaya gerek yok. yapamadık deyip çıkacaksın işin içinden.
YERLİ OTOMOBİL
Solun en güzel tarifini size vereyimmi: Bir arkadaş duruma bir karikatür koymuş. Taş devrinde taştan bir tekerlek yapmışlar. Tam halka gösterecekleri zaman karşılarında bir grup CHP li ellerinde ‘Tekerleği istemeyiz’ pankartlarla karşı koyuyorlar. Sol bu ya taş devrinde de aş devrinde de hiç değişmemiş. Rahmetli Hoca dedi ki; Kadeş savaşı tekrleğin bulunmasıyla kazanılmıştır.
Bir dostum yine duruma koymuş; Yarım eski bir otomobilin önüne atın çektiği bir atarabası monte etmişler. ‘İşte CHP nin otomobil projesi’ diye.
Bir başka arkadaş Devrim otomobili ile yeni otomobili ortadan yarı yarıya birleştirmiş ve istemezükçü sola nazire yapıyor.
Ana ve İrili ufaklı stepne muhalaefetinde gıkı çıkmıyor. Çarşafa dolaştılar. Sanırım öfkelerinden iç odalarda duvarı yumrukluyorlar. Bu da mı gelecekti başımıza diye. Stepne yedek lastik. Anadoluy da buna istetme derler.
Devrim otomobiline ve Gümüş Motora yapılanları özellikle saadetçi dostlarım farketmeli ve Rahmetli Erbakan Hoca’nın hayalini gerçekleştirdiği için Reise teşekkür etmeliler. Nuri Demirağ’ın başına gelenler belgesel olarak yayınlanıyor artık. Adamın fabrikasını kundaklayıp yakıyorlar.
KANAL İSTANBUL
Kanal İstanbul konusu iyi anlatılamıyor gibime geliyor. Ne Montrö ne Lozan bunları anlatmaya gerek yok. Vatandaşın bir kısmı boğazların kontrölünün bizde olmadığını biliyor. Kimi vatandaşta bilmiyor. Gelenden geçenden gemilerden gelir girdimizin olmadığını veya bu çaresizliğimizin hangi anlaşma ilse sağlandığını.
Bu konuda da kısa ve öz:
- Mısır Süveyş kanalından yıllık 12 milyar dolar kazanıyor
- İspanya Cebelitarıktan 9 milyar dolar
- Panama kanalından yıllık 6 milyar dolar
- Türkiye ise iki boğazından da bir şey kazanmıyor.
- Herkes bilsin ve duysun ki biz de kanal İstanbuldan para kazanacağız.
- 1936 yılında imzalanan Montrö Boğazlar sözleşmesine göre, boğazlardan geçen hiçbir yabancı gemiyi durduramaz, denetleyemez, bir kuruş dahi para aşamaz.
- Sol bu sözleşmeyi de Reis yapmış olabilir diyebilir.
- Eğer Kanal İstanbula böyle bir madde konursa solun belki razı olacağı sanılabilir.
- İrili ufaklı dünyada 7 adet yeni kanal açılmakta veya genişletilmektedir. Solu bu ülkelere gönderelim.
ESKİ DEFTERLER
1997 de ‘Yeniden Büyük Türkiyte’ diye bir gazetede Erbakan Hoca ile bunlar da olur mu cinsinden akıllarınca dalga geçmek için bir karikatür yayımlamışlar erbakan Hoca’yı da başında fes türünden takke ile yana koymuşlar. Erbakan ile dalga geçtiler.erdoğanı durduramadılar. bakalım:
- Kurtköy serbest bölgesi ve havaalnı
- Gebze den köprülü geçit
- Boğaza tüp geçit
- Seksen ile havaalanı
- Bursa’ya çevre yolu
- Tüm diğer yollar çift yol
- Hızlı Tren İstanbul Ankara 2 Konya 1 saat
- Oto yol ağı
- Doğalgaz şebekesi
- Atom santralı
- Kaça malolacak: 55 milyar dolar
Bunların hepsi Erdoğan’la gerçek oldu. Ne diyelim. Bizim anadolu da bir söz var: ‘Harmanda ettiğin hatılda önüne gelir’ diye. Ama kim anlar kim utanır.
Bir gazete küpürü: ‘Boğaz köprüsü, Türkiye İstanbul’un başına gelen en büyük felakettir’ İmamoğlu efendi de benzer gerekçelerle karşı çıkmıyor mu?
Gürbüz Azak Türkiye gazetesi 23.12.1999 Tarih ….. Unutulmaz ithamlar. Bakalım:
Okuyucularım diyorlar ki; şu boğaz içi köprüsüne hayır diyenleri bir daha yaz. Hay hay. Kesip saklayın ve günü geldiğinde bazılarının suratına çalınız!
Mimarlar odası:‘Boğaziçi köprüsü, Türkiye ve İstanbul’un başına gelen en büyük felakettir’ ‘Çevre yolu ve asma köprü, fantastik ve politik tavırlardır’ Çetin altan: ‘Unutmamak gerekir ki yarının Türkiyesi politikacıpalavralarından çok, Mimarlar Odası belerinin ışığı altında kurulacaktır’. Ali Gevgili (Yazar): ‘Köprü müthiş bir kazık yatırım olavaktır’. Besim Üstünel (Milletvekili): ‘Köprü akıl ve hesap işi değildir’. Talat Halman (Yazar): ‘Hükümet, köprüyü yapacağız… Yapacağız işte… Yapacağız da yapacağız diye inat edip dururyor’. Demirtaş Ceyhun (Yazar): ‘Köprü, her geçen gün toplum bünyesinde korkunç tahribat açacağı bilimsel olarak tespit edilmiş bulunan projedir’. İlhan Selçuk (Yazar): ‘Bu köprüyle ne biz övünebiliriz, ne çocuklarımız’ ‘Boğazın iki yakasında evleri olan zenginlere tüketim malları taşıyan kamyonlara yol açmak için çare. Bogaz Köprüsü’. Gülten Kazgan: ‘Köprü yapacağımıza birkaç araba vapuru daha inşa edelim’. Metin Cizreli (Milletvekili): ‘Bogaziçi Köprüsü, Lüks ve gösteriş yatırımıdır’. Nadir Nadi (Gazeteci): ‘Bu köprü sağcıların köprüsüdür’. Hasan Pulur: ‘Hökümet Estanbole asma köprtü yapıyor… N’olacak yani? Yapıyor işte! Va mı itirazınız?’. Dr.Selami Sözer: ‘Köprü, çok hatalı ve tehlikeli bir tutum ve dünya sanatseverlerine saygısızlık’. Şiar Yalçın: ‘Boğaz Köprüsünden utanç duyuyoruz’. TİP Beşiktaş İlçesi: ‘İnsanca yaşamak istiyoruz. Köprüye hayır diyoruz’. (Gürbüz Azak Türkiye 23.12.1999)
DİKTATÖR: Galiba Şevki Yılmaz hocadan: ‘Batılılar son yirmi senede 700 milyar dolar harcayarak 3 milyon insanı katletti bu katiller demokrat beyefendi. Ama 30 milyar dolar harcayrak 5 milyon insanın hayatınıu kurtaran Recep Tayyip Erdoğan DİKTATÖR siz gerçekten şerefsizsiniz.’
Meral Hanım Habertürk teki mülakatında: ‘Esed ile anlaşılsın ve Suriyeliler gönderilsin’ mealinde bir söz söyledi. Bu ne demek oluyor. Bunları Esed bombalıyarak yerlerinden etmedi mi? Bunları Esed’e teslim etmek hepisinin öldürülmesi demektir. Tavuğun Tilkiye teslimi demektir. Doğru bulmadığımı belirtmek isterim.
Selam ve dua ile…
Yorum Yazın