© Redaktör Haber 2022

SORUNLU DEĞİL SORUMLU SİYASET! ANAVATAN BUNUN İÇİN VAR

Anavatan Partisi Genel Başkanı İbrahim Çelebi, “Enerjide dışa bağımlı olmak elimizi kolumuzu bağlıyor. Fatih gemimizin karadeniz’de bulduğu doğalgaz Türkiye’ye bayram sevinci yaşattı. Arkası gelecektir. İnanmak lazım. İnanmak önemli.”

Redaktör Haber Dergisinin Eylül sayısında sayfalarımıza Anavatan Partisi Genel Başkanı İbrahim Çelebi’yi konuk ettik. Parti çalışmalarından gündeme dair pek çok konuyu Başkan Çelebi siz değerli okuyucularımız için Redaktör haber dergisine değerlendirdi.

İşte o röportaj;

-Sayın Çelebi, nasıl görüyorsunuz Türkiye’nin durumunu? Genel bir değerlendirme yapsanız neler söylersiniz?

Şimdi malum bir pandemi salgını yaşıyoruz. Birbirimize doya doya sarılıp kucaklaşmaya alışmış bir toplumuz. Aile bağları bizim için çok önemli. Bayramlar bu bağın en çok ortaya çıktığı zaman dilimleri. Bayramı da doya doya yaşayamadık. Toplumsal olarak hem pandemi salgını hem ekonomik şartlar hem siyasetteki kavga ortamı bizi üzüyor, yoruyor, sıkıntıya sokuyor. İnşallah en kısa zamanda bütün dertlerden sıkıntılardan kurtuluruz. Ekonomi elbette çok önemli ama sosyal doku, aile, kardeşlik, dostluk bağları da çok önemli. Siyasette birlik ve beraberlik çok önemli. Ekonomiye gelince. Biz Anavatan Partisi olarak, kurulduğumuz günden beri Türkiye’nin çözülemeyecek meselesi olduğuna inanmıyoruz. Türkiye büyük ve güçlü bir devlettir. Mesela enerjide dışa bağımlı olmak elimizi kolumuzu bağlıyor. Fatih gemimizin Karadeniz’de bulduğu doğalgaz Türkiye’ye bayram sevinci yaşattı. Bunun arkası gelecektir. İnanmak lazım. İnanmak önemli. Cumhurbaşkanımızın dediği gibi, aramakla bulamazsın ama bulmak için aramak lazım. Türkiye, siyasette de, ekonomide de, aradığını bulacaktır. Türkiye çaresiz kalmaz.

“HUZUR ARIYORUZ.”

-Siyasette durumu nasıl görüyorsunuz? Erken seçim tartışmaları için mesela ne dersiniz? Erken seçim tartışması için henüz erken mi mesela?

Siyasette huzuru arıyoruz. Ekonomik refahı arıyoruz. Toplumsal barışı arıyoruz. İnşallah bu sıkıntıların hepsinden kurtulacağız. Erken seçim tartışmalarını suni gündem olarak görüyorum. Siyasette manzara-i umumiye nasıl dersek. Eskilerin böyle bir tabiri vardı. Atatürk'ün Nutuk'unda da var. Manzara-i umumiye diyor... Milli Mücadele başlarken durumu anlatmak için... Şimdi manzara iyi değil. Bunu söylemek zorundayım. Niye iyi değil manzara? Sağlıkta salgın var. Ekonomide bir kriz var. Üretimde olmayabilir, makro rakamlarda, göstergelerde kriz olmayabilir. Hatta birçok ülkeden ayrışacak şekilde iyi göstergeler de var, bunu biliyorum. Ama vatandaşın cebine yansıyor mu bu rakamlar? İşte orada bir soru işareti var. Vatandaşın cebinde para yok. Toplumda bir umutsuzluk var. Siyasette kavga var. Şimdi bunlar var mı? Var.

“SIKINTI YOK DERSEK MİLLET BİZE GÜLER.”

-O zaman erken seçim tartışmaları suni değil demeniz gerekmez miydi?

Hayır. Bunlar ayrı şeyler. Pandemi yüzünden, ekonomik kriz yüzünden hadi seçime gidelim diyemezsiniz. Bunun bir takvimi var. Süresi var. Hazırlığı var. Erken seçim olmaz demiyorum. O da başka bir durumdur. Sıkıntı yok dersek millet bize güler. Biz kendimize güldürmek için siyaset yapmıyoruz. Sıkıntı var. Bunu kabul edelim. Çözüm ne ona bakalım. Peki bunlar var da, bunların sebebi Erdoğan mı? Cumhur ittifakı mı? Corona virüsü salgını yüzünden bütün dünya perişan oldu. Erdoğan'la ne ilgisi var bunun? Biz Erdoğan düşmanlığı yapacağız diye saçma sapan iddialarda bulunacak da değiliz. Sezarın hakkı Sezar'a... Erdoğan ve Türkiye pandemi sürecini son derece iyi yönetti. ABD’yi gördünüz. Avrupayı gördünüz. Maske bulamadılar. Yaşlıları huzurevlerinde öldü. Dokunmadılar bile. Ellerini sürmediler. Şimdi Karadeniz’de doğalgaz bulduk. Arkası da gelecek. Demek istediğim Türkiye’nin ciddi meseleleri var. Bunlara yoğunlaşmak gerekir. Enerjide dışa bağımlılığı nasıl azaltabiliriz? Sağlıktaki başarıyı, eğitime, kültüre, adalete nasıl taşıyabiliriz? Anavatan olarak bizim görüşümüz hiç değişmedi. Toplumsal barış ve huzurla üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir derdimiz yok.

“ERDOĞAN BÜYÜK BİR LİDER.”

-Başkanlık sistemi ve Erdoğan’ın partili cumhurbaşkanlığı hakkında ne düşünüyorsunuz? Muhalefetin itirazlarına katılıyor musunuz?

Türkiye büyük devlet. Bunu bilelim. Erdoğan da büyük bir lider. Şakası yok bunun. Millet de bunu görüyor, dünya da bunu kabul ediyor. Bakın mesela bir örnek vereyim... Eskiden Hollywood filmlerinde görürdük. ABD ajanları, askerleri vatandaşlarını kurtarırdı. Şimdi bunu Türkiye yaptı. Özel uçaklarla dünyanın her tarafından vatandaşlarını ülkesine getirdi. Bunu görmezden gelemeyiz. Bu bize yakışmaz. Magazinleştirmek istemiyorum ama mesela Trump’ın sosyal medyadan Biden’a söylediklerinde hiç mi gerçek payı yok. Erdoğan’a söz geçiremiyoruz diyor batılı liderler diyor. Şimdi bakın, eğri oturalım doğru konuşalım, Türkiye büyük bir dönüşüm yaşıyor. Ayasofya’nın açılması. Karadeniz’de doğalgaz bulmamız. Bunlar tesadüfen mi peşpeşe geliyor? Türkiye kabuğunu kırıyor. Bu net olarak görülüyor. Peki niye manzara sıkıntılı? Son yıllara bir bakalım. Neler yaşadık? Yeni anayasa, referandum, başkanlık seçimi ve ardından yerel seçimler derken Türkiye yoruldu. Bunu görmek lazım. Vatandaş yoruldu. Hem ekonomik bakımdan hem de siyaset açısından bir yorgunluk var. Bu tabii bir bakıma normal. Türkiye büyük bir dönüşüm geçiriyor. Kötü anlamda demiyorum. İyi anlamda söylüyorum. Kendine güvenen, güçlenen, büyük bir Türkiye var. Erdoğan düşmanlığı yapacağız diye Türkiye'nin geldiği noktayı görmeyenler için diyecek laf bulamıyorum. Allah akıl fikir versin.

“YUNAN TELEVİZYON YORUMCUSU KADAR ERDOĞAN'I ANLAMAYANLAR VAR.”

-Siz Erdoğan’ı mı destekliyorsunuz? Anavatan seçmeni bunu nasıl karşılıyor?

Geçen gün bir video seyrettim. Yunan televizyonunda bir yorumcu. "Erdoğan bu savaş gemilerini pkk ile savaşmak için mi yapıyor?" diye soruyor adam canlı yayında. "Türkiye'nin Somali'de askeri üssü var, Arnavutluk'ta var, Libya'da var. Kıbrıs'ta var. Türkiye'nin projesi Yunanistan'ı çok aşıyor." diyor. Adam bunu söylüyor Yunan Televizyonunda. Bizimkiler bunu görmüyor. Görüyor ama Erdoğan düşmanlığından görmüyor gibi siyaset yapıyor. Bu çok yanlış...

“SORUNLU DEĞİL SORUMLU SİYASET YAPIYORUZ.”

-Anavatan tabanı ne diyor bu görüşlerinize?

Siyasi partilerin ve siyasetçilerin büyük ve güçlü Türkiye için ne denli önemli olduğunu biliyoruz. Anavatan Partisi olarak sorumlu muhalefet yapmaya özen gösteriyoruz. Daha önce muhtelif zamanlarda hem Cumhur İttifakını hem de Sayın Cumhurbaşkanımızı hayırlı karar ve icraatlarında desteklediğimizi ifade etmiştik. Bizim Erdoğan destekçisi olmaktan en ufak bir menfaatimiz yok. Var diyen çıksın göstersin. Siyasette yanlışları söylemek doğrudur ama doğruları görmezden gelmek yanlıştır. Hükumetin ve Sayın Erdoğan'ın doğrularını desteklemeye devam edeceğiz. Muhalefet edeceğiz diye milletten ve hakikatten uzaklaşmak Anavatan Partisi'ne yakışmaz. Seçmenimiz ve tabanımız da bu gerçeğin farkında. Anavatan’ın Erdoğan’ı değil, Türkiye’yi korumaya çalıştığının farkında seçmenimiz.  

“ÖZAL'A DA BÖYLE SALDIRMIŞLARDI.”

-Özal’la Erdoğan arasında nasıl bir bağ kuruyorsunuz?

Dün rahmetli Özal üzerinden saldırıya uğrayan değerler ve gerçekler, bugün Erdoğan üzerinden saldırıya uğruyorsa bizim yerimiz Anavatan misyonu ve Özal hatırasına saygı gereği Erdoğan'ın ve Türkiye'nin, devletin ve milletin yanı olacaktır. Bunun dışında bir tarz-ı siyaset kimse beklemesin bizden. Anavatan Partisi'nin muhalefet ve iktidar anlayışını özetleyen en güzel örnek Ayasofya Camiinin açılmasıyla ilgili attığımız resmi twitter paylaşımıdır. Ayasofya imzası atıldı ve biz hemen Fatih Sultan Mehmed'in ve Özal'ın resmiyle twit attık ve dedik ki: "Ayasofya Camii Lozan'ın imza günü olan 24 Temmuz'da Müslüman Türklerin Cuma namazına ibadethane olacak. Fatih'in emanetine, Taceddin Dergahında İstiklal Marşı'nı yazdıran Milli Mücadele duygusuna, Özal'ın "21. yüzyıl Türk asrı olacaktır" vizyonuna selam olsun! Teşekkürler Recep Tayyip Erdoğan!" Bu tweet orada duruyor. Biz de burada duruyoruz. Millet nerde biz ordayız. Bunun lamı cimi yok. Kim ne derse desin.

“AYASOFYA'DA CUMA KILDIK... ÇÜNKÜ MİLLETİN BÜYÜK VİCDANI ORADAYDI.”

-Ayasofya hakkında ne düşünüyorsunuz? Doğru mu yaptı Erdoğan Ayasofya’yı camiye çevirmekle?

24 Temmuz'da Ayasofya'da Cuma namazında çok şükür yerimizi aldık ve bundan sonra da her durumda ve şartta yüce milletimizin büyük vicdanının yanında yer alacağımızı çok şükür gösterdik. Allah'a binlerce kez şükrediyoruz. Anavatan'ın durduğu yer kurulduğu günden beri hiç değişmemiştir. Bizim yerimiz yüce Türk milletinin büyük vicdanının durmamızı emrettiği yerdir. Atatürk... Erdoğan... Bunlar milletin adamları... Bu kadar basit ve net... Menderes... Özal… Bunlar milletin adamları. Rahmetli Erbakan ve Türkeş de öyleydi. Demirel’i de dışarıda bırakmayalım. Barajlar yaptı. Ecevit’in Kıbrıs’ta emeği, hakkı var. Bizim durduğumuz yerin büyük Atatürk'ten Adnan Menderes'e, kurucumuz ve manevi liderimiz Sayın Turgut Özal'a ve bugün de Sayın Erdoğan'a kadar hiç değişmediğine inanıyoruz. Türkiye, özgür ve bağımsız siyasi duruşu, kararlı ve cesur ekonomik gücüyle dünyanın parlayan yıldızı olacaktır. Buna inanıyoruz ve güveniyoruz. Anavatan Partisi de bu amaç uğrunda görev yapan partilerin ve liderlerin başta Sayın Erdoğan olmak üzere destekçisi ve duacısı olacaktır.

“TAVUK GİBİ BİR YUMURTA İÇİN KIYAMET KOPARMIYORUZ AMA

ANAVATAN ÇALIŞIYOR... YAKINDA SONUÇLARINI GÖRECEKSİNİZ.”

-Anavatan olarak, ekonomi ve dış politika başta olmak üzere Türkiye'nin dertleri ve sorunları hakkında ne düşünüyorsunuz?

 

Ekiplerimiz memleketi karış karış geziyor. Kendi anketlerimizi birebir kendimiz yapıyoruz. Yakına bir toplumsal proje ve program önereceğiz. Önce Sayın Erdoğan'a götürüp teslim edeceğiz. Anavatan hala yaşıyor mu diye çoluk çocuk espri yapıyorlar... Anavatan henüz doğmuş olanlara benzemez... 40 yıllık bir partiyiz. Erken doğum yapanlar da var. Prematüre partiler var. Daha da olacak. Efendim, Cumhur ittifakını niye destekliyormuşuz? Ne menfaatimiz varmış? Bir kuruş çıkarımız yok. Sevmedikleri şey bu işte. Bakın biz öyle sıradan bir muhalefet partisi değiliz. Biz iktidarın borazancıbaşısı da değiliz. Biz Türkiye'nin vicdan partisiyiz. Milletimizin büyük vicdanı bizim tek pusulamızdır. Rahmetli Özal'ın vizyonunu kim icraat haline getiriyorsa biz onun destekçisiyiz.

“ANAVATAN HUZURUN VE UMUDUN PARTİSİDİR.”

-Anavatan ne öneriyor topluma, siyasete?

Anavatan barış öneriyor. Huzur öneriyor. Kalkınma öneriyor. Değerlerin yıpratılmamasını öneriyor. Kerim Devletimizin şanlı bayrağı altında huzur ve güven içerisinde buluşmayı öneriyor. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere bu vatan, bu bayrak ve bu millet için canlarını, kanlarını, ömürlerini feda etmiş Türkiye kahramanlarını mezarlarında huzursuz etmemeyi öneriyor. Kadının, çocuğun, gencin, yaşlının rahat etmesini öneriyor. Herkesin yarına dair umutlu olmasını öneriyor. Birbirimizi sevmeyi saymayı dinlemeyi öneriyor.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER