Yeni tip koronavirüs görülen ülke ve bölgelerdeki vakalara ilişkin verilerin derlendiği "Worldometer" internet sitesine göre, dünya genelinde Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 6 milyon 404 bin 837'ye vaka sayısı 575 milyon 879 bin 848'e ulaştı. Ülkemizde de durum farksız. Vakalar hızla artıyor. Peki neler yapmalı? 4. Doz aşıların alerji riskini artırdığı doğru mu? Uzmanlar hatırlatma dozunun vurulmasını öneriyorlar mı? Yeniden maskeli yaşama mı döneceğiz?
Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Üyesi Doç. Dr. Dane Ediger ülkemizde bir haftada vakaların ikiye katlandığı bilgisini vererek şunları söyledi: “DSÖ, geçen aydan bu yana artışları belirtmişti. Ülkemizde 1 haftada vaka sayıları ikiye katlandı. Günlük 32 bin vaka önümüze çıkıyor artık. Bu artış, yeni dalganın büyüklüğünü gösteriyor. Belli önlemler alınmazsa yayılma oranı artacak ve sağlık sistemine binen yük de eşzamanlı olarak artmış olacak. Pandemiyi son iki yıldır yaşayan bireyler olarak mayıs ayında hafiflemeyle kendisi gösteren gevşeme durumu, özellikle kapalı mekanlar ve toplu taşımalarda maske zorunluluğunun getirilmesiyle son bulmalı. Hastanelerde bile maske takılmama durumunu gözlemlemiştik ama hastaneler ve toplu taşıma başta olmak üzere N95 maske kullanılmasını önermekteyiz.”
“TOPLUMUN GENELİ İÇİN İLLA 4. DOZ UYGULANMALI DİYE BİR VERİ YOK, AMA…”
4. hatırlatma dozu aşıları hakkında da önemli bilgiler veren Dr. Ediger, ABD’de 50 yaş üzeri bireylerin 4. doz aşılarını olduklarında ölüm riskinin %42 azaldığını ortaya koyan araştırmaların olduğunu söyledi. Yine İsrail’de yapılan bir çalışmayı da aktaran Ediger, “60 yaş üzerindeki kişilere 3. Doz üzerinden 4 ay geçtikten sonra yapılan 4.doz aşı ile; ağır hasta olma durumunun %64, ölüm oranının da %78 azaldığı gözlendi” dedi. 50-60 yaşları gibi belli bir yaşın üzerindeki kişilerin aşı olması gerektiğini belirten Ediger, diğer yandan riskli durumları barındıran, kronik hastalığı olan bireylerin, bağışıklık yetmezliği bulunanların, son bir yılda kemoterapi alıp son 6 ayda ışın tedavisi alanlar ve organ nakli yaptıranların da yine aşı olması gerektiğinin altını çizdi.
“Toplumun geneli için illa 4. doz uygulansın diye bir veri yok” diyen Dr. Ediger, “Sağlıklı bir bireyin de mutlaka yaşlı ve kronik hastalığı olan aile bireyleriyle teması olduğunu düşünürsek genel olarak toplumda aşılanmayı teşvik ediyoruz. 3. doz aşıyı olanların oranı ülkemizde %27’lerde kaldı. Biz 4. dozu saydığımız kişilere önermenin dışında aşı olanların oranının artırılması gerektiğini de düşündüğümüzden aşıyı öneriyoruz” şeklinde konuştu.
“KAPANMAK İSTEMİYORSAK MASKELER TEKRAR HAYATIMIZA GİRMELİ”
Covid geçirenlerin 3 ay sonra kandaki antikor seviyesinin düşmesinden dolayı 4. doz hatırlatma aşısını yaptırabileceklerini ifade eden Ediger sözlerini şöyle tamamladı:
“Kış aylarında sokağa çıkma yasağının önüne geçmek için bugün önlem almak şart. Omicron’un semptomları, boğaz ağrısı, ateş, halsizlik, vücut ağrısı, üst solunum yolu semptomları olarak kendini gösteriyor ve izolasyon süreci olmayınca da bulaş riski artıyor. Bu semptomlar görüldüğü an mutlak suretle test yapılıp izolasyon sürecine girilmeli ve kapanma yaşansın istenilmiyorsa maskeler tekrar hayatımıza girmeli.”
Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD) Hakkında:
Ülkemizde alerji ve immünoloji alanında kurulan ilk dernek olan Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD), erişkin- çocuk alerji ve klinik immünoloji uzmanlarını bir çatı altında toplamaktadır. Alerji ve Klinik İmmünoloji biliminin ve hizmetinin ülkemizde gelişimine katkı sağlamayı ve alerjik – immünolojik hastalıklar konusunda toplumda farkındalık oluşturulmasını hedefleyen AİD, uluslararası katılımlı kongre ve bilimsel toplantılar gerçekleştirerek branş hekimlerinin ve ilişkili sağlık personelinin en yeni bilgiler ile güncellenmesi sağlanmaktadır. Uluslararası bilimsel kurumlarla (AAAAI, EAACI, SIAF, WAO) iş birliği yapan dernek bu iş birliklerinin ışığında uluslararası kurumların düzenlediği kongre ve kursları ülkemizde başarıyla gerçekleştirmiş, ülkemizi başarıyla temsil ederek biliminin ilerlemesine önemli bir katkı sunmuştur. Yine farkındalık yaratma misyonuyla öne çıkan dernek, üyeleri için bilimsel toplantılara katılımı için maddi destek sağlamakta dernek üyeleri dışında da bedelsiz bir şekilde kurs ve okul şeklinde çeşitli eğitim toplantıları düzenlenmektedir.
Yorum Yazın