Gölbaşı'nda 10 Kasım Atatürk'ü Anma Töreni Düzenlendi

Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 86. yılında Gölbaşı Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilen törenle anıldı. Törene Gölbaşı Kaymakamı Erol Rüstemoğlu, Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı, Cumhuriyet Başsavcısı Çetin Güzel, ilçe protokolü, meclis üyeleri, muhtarlar, STK temsilcileri, şehit yakınları, gaziler ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Tören Cumhuriyet Meydanı’nda Başladı

Tören, Gölbaşı Kaymakamı Erol Rüstemoğlu ve Belediye Başkanı Yakup Odabaşı’nın Atatürk Anıtı’na kaymakamlık ve belediye adına çelenk sunmalarıyla başladı. Saat 09.05'te, tüm katılımcıların saygı duruşunda bulunmasının ardından, İstiklal Marşı eşliğinde tören devam etti. Program, Mehmet Akif Ersoy Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan anma etkinlikleriyle sürdü.

Anma Programında Duygusal Anlar

Mehmet Akif Ersoy Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda, günün anlam ve önemine dair konuşmalar yapıldı. Ahmet Alper Dinçer Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından hazırlanan koro ve oratoryo gösterisi, izleyicilere duygusal anlar yaşattı. Program, katılımcıların toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.

Belediye Başkanı Odabaşı’ndan Anlamlı Mesaj

Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü nedeniyle yayımladığı mesajında şunları ifade etti:

“Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 86. yıl dönümünde rahmet, minnet ve özlemle anıyorum. Atatürk, sadece bir lider değil; fikirleri, vizyonu ve ilkeleriyle bugün de yolumuzu aydınlatan bir rehberdir. Onun önderliğinde kazandığımız bağımsızlık, kendi kendimizi yönetme hakkımız ve çağdaş bir ulus olma hedefimiz, bizim en büyük mirasımızdır. Atatürk’ün 'Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.' sözündeki o vücut 'naçiz' değil; tüm devletlerin ve milletlerin saygıyla andığı, düşmanların bile selam durduğu tek liderin ta kendisidir.

Atatürk’ün izinden yürümek, sadece onun bıraktığı eserleri korumak değil; onun ilericiliğini, fikirlerini, insan sevgisini her adımımızda yaşatmaktır. O, her zaman bilimin yolundan gitmemizi, aklın ve vicdanın rehberliğinde yürümemizi öğütledi. Bu yüzden bugün bizler, muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için eğitimde, sanayide, bilimde ve kültürde en ileri adımları atmak zorundayız.

Onun açtığı bu aydınlık yolda yorulmadan, yılmadan ilerleyeceğiz. Atatürk’ün bizlere emanet ettiği Cumhuriyeti daha yükseklere taşımak, onu en güzel şekilde geleceğe bırakmak boynumuzun borcudur. Bugün, Atatürk’e olan minnetimizi ifade ederken, onun mirasını koruma ve yaşatma sözü veriyoruz. Ruhun şad olsun Atam.”